Sadaka infaktır, temizleyicidir, rızkı bollaştırır, üzerimize gelebilecek bela, musibet, kaza ve günahlara karşı bir kalkandır. Bizi dünya hayatında iyiliğe götüren bir köprü, ahirette amelimizdir. İyi niyet ve temiz kalple verdiğimiz sadakaların değerini Peygamber Efendimiz (S.A.V.)’in “Sadaka olarak verilen bir parça ekmek, Allah katında Uhud dağı kadar büyür” hadisi şerifiyle içimizde hissediyoruz. Sadaka, Allah Teâlâ’nın verdiği nimetlere şükrün bir ifadesi olarak her türlü bağış ve infakı içermektedir. Unutmayalım ki kim bir Allah rızası için ve karşılıksız olarak sadaka verirse musibetlerden, günahlardan, kabir azabından ve cehennem ateşinden korunur, belaları başından defeder.
Sadaka ile İlgili Ayetler;
Mallarını Allah yolunda harcayanların misâli, yedi başak bitiren ve her başakta yüz dâne bulunan bir tek tohumun hâli gibidir. Allah, dilediğine kat kat fazlasını da verir. Çünkü Allah, lutfu pek geniş olan ve her şeyi hakkıyla bilendir. (Bakara, 261)
Güzel bir söz ve kusurları bağışlama, ardından eziyet gelen bir sadakadan daha hayırlıdır. Allah’ın kimsenin yardımına ihtiyacı yoktur. O, ceza vermekte hiç acele etmeyendir. (Bakara, 263)
Onların kendi aralarında yaptıkları gizli görüşmelerin ve fısıldaşmaların çoğunda hayır yoktur. Ancak sadaka vermeyi, iyilik yapmayı ya da insanların arasını düzeltmeyi emredenlerinki bunun dışındadır. Kim bunu Allah’ın rızasını kazanmak niyetiyle yaparsa, ona yakında büyük bir mükâfat vereceğiz. (Nisa, 114)
Sadaka ile İlgili Hadisler;
Câbir İbni Abdullah radıyallahu anh’den rivâyet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Herhangi bir Müslümanın diktiği ağaçtan yenen şey onun için sadakadır. Çalınan şey de sadakadır; eksiltilen de onun için sadakadır.” (Müslim, Müsâkât 7)
Müslimin bir diğer rivayetinde; Herhangi bir Müslüman bir ağaç diker de bundan insan, hayvan veya bir kuş yerse yenilen şeyler kıyamete kadar o Müslüman için sadaka olur, buyrulmuştur. (Müslim, Müsakat 10)